busabahmalatya.com'dan Türkan Yıldız'ın haberine göre, geçtiğimiz günlerde gıda mühendisleri adına Adalet Bakanlığından sadece 2 kişilik kontenjan açıldığını belirten öğrenciler, bu gibi komik rakamlarla her yıl karşılaştıklarını ve yetkililerin gıda mühendisi öğrencileri için bir şeyler yapması gerektiğini ifade ettiler.

Bir laf vardı eskiden: “Kızımı ne doktorlar, ne mühendisler istedi!"… Nitekim doktorluktan sonra kalite anlamında ve maaş olarak yüksek görülen meslek, halk tarafından mühendis olarak bilinirdi. Şimdilerde gıda mühendisleri, halk tarafından kabul gören bu olgunun tamamen yanlış olduğunu ifade ediyorlar. Gıda Mühendisleri iş bulamadıkları için, maaşları düşük olduğu için, yeterli önemi ve desteği alamadıkları için kendilerine ait olan görevler başkaları tarafından yapıldığı için; deyim yerindeyse isyan ediyorlar.

“ZABITA, GIDA DENETİMİNDEN NE ANLAR!"

Sorunlarını dile getiren gıda mühendisi öğrencileri, “En önemli sorunumuz; devlet alımları çok az. Gıda mühendislerine devlet sektöründe hiçbir iş neredeyse verilmiyor. Bizim işlerimizi ziraat mühendislerine, veterinerlere veriyorlar. Gerekli denetimleri zaten bu meslek grupları yapmazsa bile zabıtalar yapıyorlar. Zabıta gıda denetiminden ne anlar! Bunun dışında özel sektörde de zaten çok fazla mezun olduğu için maaş sıkıntısı var; yeni mezun sıkıntısı var; referans sıkıntısı var en önemlisi. Gittiğimiz her yerde bize referans soruyorlar. Onun dışında gıda mühendislerini asgari ücretle çalıştırmak isteyen kurumlar var. Sonuçta 5 yıl okul okuyoruz ama bize teklif edilen maaş çok az. Bize bir işçinin yaptığı işi yaptırmaya çalışıyorlar ve onlara verdikleri parayı teklif ediyorlar. En azından hani diyorsun ki benim için tecrübe olsun ona göre kabul edeyim ama mesela Malatya esnafı onu bile kabul etmiyor" dediler.

BUNLAR KOMİK RAKAMLAR"

Kontenjan noktasında komik rakamların verildiğini ifade eden gıda mühendisleri, “Geçenlerde Adalet Bakanlığı 2 kişi alıyordu. Komik rakamlar bunlar. Geçen yıl bir kişiydi diye hatırlıyoruz. Zaten hocalarımız da söylüyordu, 'devletten bir umudunuz olmasın' diyorlardı. 'Yüksek lisans yapın en azından okulda kalma şansınız olsun' diyorlardı. Mesela Konya'da sadece 'Gıda ve Tarım' üzerine bir üniversite kuruldu. Gıda Mühendisleri yetiştirmek üzere. Hem kontenjan yok hem de yeni fakülteler açıyorlar. Garip bir durum bu. Biz işsiziz, önce bize çare bulsunlar" şeklinde konuştular.

“MECLİS'TE BİLE GÜNDEME GETİRİLMELİ"

Ülke genelinde gıda mühendislerine çok ihtiyaç olduğunu ifade eden öğrenciler, “Biz gıdanın eğitimini alıyoruz. Bir gıdanın içinde bulunması gereken nedir, ne değildir, sağlık için sakıncası nedir; az çok bize öğretiliyor okullarda. Laboratuar derslerimiz oluyor. Ama bunların zabıtaya yaptırılması bizim zorumuza gidiyor açıkçası. Bunun nedeni de bence devletin fazladan maaş vermek istememesi. Bütün gıda mühendisleri öğrencileri ve mezunları bundan şikayetçi. Gıda mühendisleri sonradan yeni üniversite okuyorlar. KPSS'den düz memurluk düşünüyor gıda mühendisleri. Bu ülkenin aslında gıda mühendislerine çok fazla ihtiyacı var. Ama hiç kimse bu boşluğu görmek istemiyor bence. Gittiğimiz her yerde bize referans soruluyor. Gıda mühendislerinin sorunları Meclis'te bile gündeme getirilmeli ama kimse ilgilenmiyor. Bir milletvekili bir ara bunu gündeme getirdi ama çok yankılanmadı" ifadelerine yer verdiler.

KARABULUT: İSTİHDAM SIKINTISI VAR

Konuyla ilgili düşüncelerini sorduğumuz İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisi Bölüm Başkanı ve Öğretim Üyesi Prof. Dr. İhsan Karabulut ise, “Yılda ortalama 4 bin tane gıda mühendisi mezun oluyor. Bölüm mezunlarının istihdam edilmesi mümkün değil. Türkiye'de aslında bu istihdam problemi sadece gıda mühendislerinde değil, tıp bölümü hariç bütün alanlarda var. Kişisel kanaatimi söylüyorum; biz millet olarak şu yanlışa düşüyoruz: Üniversiteyi meslek edinme kursuymuş gibi düşünüp; üniversite bitiren kişi mesleğini öğrenmiştir, kazanmıştır, mesleğini yerine getirebilir diye düşünüyoruz. Bu düşünce doğru değil; ben buna katılmıyorum. İlla ki her bitiren, devlet sektöründe iş bulacak diye bir durum söz konusu değil" dedi.

İstihdam noktasında sorunların olduğunu ifade eden Prof. Dr. İhsan Karabulut, “Özel sektörümüz şu durumda: Profesyonel anlamda dünya standartlarında ve kalitesinde gıda alanında faaliyet gösteren Türkiye'de belli başlı firmalar vardır. Malatya'da bir miktar et sektörü var. Birkaç tane de hububata dayalı üretim yapan sektör var. Kayısı fabrikalarımız var. Bu işletmelerin tamamında bir kurulu düzen var. İşletme sahibi veyahut da sanayici, istihdam yaratabilecek potansiyeli oluşturmuyor. Çünkü var olan düzen içerisinde ekonomik işletmeci zaten üretimi sağlıyor. O yüzden gıda mühendisleri sadece ve sadece bir yasal zorunluluk var ise istihdam edilir. Ülkemizde gıda mühendislerinin istihdamda sıkıntı yaşamasına sebep olan bazı karmaşalar da var. Gıda üreten işletmelerde rakip olduğumuz meslek grupları var. Nedir bunlar? Biyoloji var. Kimyagerler var. Kimya mühendisleri var. Veterinerler var. Biz bu meslek gruplarıyla bir şekilde yarış içerisindeyiz. Çünkü malzememiz aynı. Ve bu meslek grupları bir şekilde işin içerisine dahil olabiliyorlar" diye konuştu.